İlk İnsanlar 19 Denisova Mağarasının - 06- Bc Music Blog

Breaking

BANNER 728X90

18 Mart 2022 Cuma

İlk İnsanlar 19 Denisova Mağarasının





İ


 


 


 


  


 l 


 k 


 İn 


İlk insanlar 19
Denisova Mağarasının bize verdiklerine baktığımızda artık 60 ile 40 binler arasında artık insansılıktan çıkıldığı ile ilgili somut verilere ulaştığımızdır. Soyut düşünce ve
 pratiğin olgunlaşmaya başladığı, el becerilerin gelişerek zanaatçılığın yanında sanattanda bahsedebileceğimiz bir sürecin işaretlerini görmeye başlarız. Bir yerde bu tarihleri henüz elimizde yeteri kadar veri olmasa da varsayımsal olarak, Toplumsal olmasa da toplulukların Tarihinin başlangıcı olarak söylememizde bir sakınca olmaz. İnsansıların artık doğadan bilinçli olarak faydalanmaya başladığı, doğaya karşı akıl yürüterek güdüsellikler dışı davranış modelleri geliştirdikleri bir süreç oluşmuştur. Artık iklimsel koşullara yenik düşüp mağara gibi sığınaklara kış aylarında mahkum olmaktan çıkıp kendi barınaklarını, yapay mağaralar, megalait yapılar, Çadırlar gibi ilkel barınaklarda klan yada başka isimlerle adlandırılan küçük topluluklar biçiminde yaşam biçimlerine geçmeye başlamışlardır.
Anlaşılırlık açısından basit bir anlatıma çevirsekte bu kilit eşik süreç o kadar basit bir süreç olmadığı uzun ve zorlu geçtiği muhakkaktır.
Bilincin ve güdüselliğin farkındalığını kavramak çok önemlidir, zor durumlarda ki güdüsel davranış yabancıyı av olarak görür kural yoktur. Bilinç devreye girdiğinde devreye kurallar ve seçenekler girer ve ilişkilerde esneme başlar. Günümüzde bu konu Yabancılaşma başlığı altında başlıca ders konusudur. Toplumların ortak amaç veya amaçlar oluşturmak için bir araya gelişlerinin temel sorunudur. Bilincin oluşmadığı evrelerde takas ticaretinden de söz etmek çok zordur.
Burada ki veri toplanmasında en büyük sıkıntımız bu süreçlerde ki son buzul hareketlerinden kaynaklanan iklimsel ve topoğrafik hareketlerdir. Doğadaki bir çok izi buzul hareketleri sildiği gibi önüne katıp sürüklemesi de farklı sonuçlar doğurmuştur, yine farklı gibi görünsede bu süreçlerdeki malzemelerin dışarıda korunma ve dayanma sorunları bu verilere ulaşmada farklı sorunlar yaratmaktadır.
Elbette ki veri yoksa akıl kullanırız ve sonuca gideriz mantığı da doğru bir mantık olamaz, ortaya konan varsayımlar mutlaka verilere dayanmalı ve bu doğrultuda daha fazla bilimsel pencereler açılarak destekler bulunmaya çabalanması gerekli bir çalışmadır.
Sosyal bakışın bilimselleşebilmesi bu bakışın, deneylerle ve yan bilimsel yöntemlerle beslenmesi gerekir, aksi taktirde sadece sözelde kalması onu bilimsellikten uzaklaştırır.
Buradan hareket edecek olursak toplulukların toplumlara dönüşmesi ve oradan bu toplumsal hareketlerin yolculukları ve bunların gerekçelerini buzul süreçlerine de göz atarak devam edeceğiz, bu bir yerde de Orta Asya göçlerini içerir…
Türk Öğer KOÇ

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder